Merhaba sevgili okurlar. İçinde bulunduğumuz küresel sağlık sorunu sebebiyle, aile bireylerimizle hemen hemen her günün 24 saatini bir arada geçiriyoruz. Bu süreçte de aile ilişkileri ve işlevleri ile ilgili çokça bocaladığımızı gözlemliyorum. Birçok kişi, sınırlı alanda, sınırlı aktivite olanakları ile, içinde bulunduğu süreci sağlıklı bir şekilde atlatma peşinde. Kendini dinleme fırsatı bulmuş, kendini tanımayı keşfetmiş birçok insan şu karantina günlerinde, kendilerine bir şeyler katmış olarak bu işten kâr ile çıkacak. Peki, bu durumu fırsata çeviremeyenler, aile içi iletişimde sıkıntılar yaşayanlar yok mu? Elbette var. O yüzden bu hafta sizlere, Aile ve Aile Danışmanlığı üzerine yazma gereksinimi hissettim.

Aile, hem bireysel hem de toplumsal açıdan birçok işlevi olan ve bu işlevleri yerine getirebildiği ölçüde, varlığını sürdürebilen en küçük toplumsal kurumdur.

AİLE İŞLEVLERİ NELERDİR?

1- Aile üyelerinin bakımı, beslenmesi, korunması ve eğitimi gibi yaşamsal gereksinimlerin ebeveynler tarafından karşılanmasına yönelik “temel görevler”dir.

2- Aile bireylerinin ruhsal ve sosyal açıdan desteklenmesi gereken “gelişimsel görevler”dir.

3- Aile bireylerinin birinin ya da tümünün yaşadığı zorluklarla baş etmesinde, diğer aile üyelerinin birbirlerine destek olmasına yönelik “kriz yönetimi” görevlerini içerir.

Günümüz koşulları modernleşme sürecinde teknolojik, kültürel ve ekonomik alandaki gelişmelerin önemli derecedeki etkileri ile aile yapısı ve işlevlerinde yadsınamaz değişiklikler meydana gelmiştir. Bu değişimler sebebiyle de aile kurumunun, gerek küresel gerekse yerel ölçekte zayıflama ve hatta parçalanma derecesine gelmesi de “Aile Danışmanlığı” ihtiyacını doğurmaktadır.

AİLE DANIŞMANLIĞI (AİLE TERAPİSİ) HANGİ DURUMLARDA DEVREYE GİRMELİDİR?

Öncelikle aile terapisini, “temel görevlerin yerine getirilmemesiyle beraber baş gösteren sorunlarda aile bireylerine yardım etmeyi amaçlamak” olarak tanımlamakla başlayabiliriz. Aile işlevleri sıralamasını tekrar hatırlayacak olursak belli bir hiyerarşi düzeni olduğunu göreceğiz. Yaşamsal zorunluluk içeren temel görevlerin yerine getirilmediği ailelerde diğer işlevlerde de aksaklık olma olasılığı çok yüksektir. Bu nedenle sadece temel görevlerin yerine getiriliyor olması, gelişimsel görevlerin zorunluluğunu azaltmaz.

Aile içerisindeki işlevsel bozuklukların ele alınmasına dayanan bir terapi olan “Aile Danışmanlığı” bireysel terapilerden farklı bir bakış açısı içerir. Aile üyelerinin ilişkileri, iletişimleri ve işlevselliği üzerine çalışarak doğru aile içi iletişim ortamını keşfetmenizi sağlar. Unutmayalım ki bireyler aileyi, aileler de toplumu oluşturur. Yaşanabilir bir toplum için; dönüşüme, ilk olarak kendimizden başlamamız gerekir. Bizler Aile Danışmanlığı meslek grubu olarak, bu bağlamda sizlere destek olmak için hazırız.. Sağlıkla, sevgiyle, iletişimde kalın.. 

Günsenin PARLAK

Sosyolog & Aile Danışmanı