26 Ağustos 2019 günü Özdere’de anlamlı bir buluşma vardı. Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği tarafından geleneksel hale getirilmiş Şubeler buluşması…

Güzel bir Özdere akşamı, hafif bir rüzgar var, çim yerlerde masalar yan yana getirilerek büyükçe bir kare oluşturulmuş. Gün henüz batmamıştı geldiğimizde. Daha henüz girişte Dernek Genel Başkanı Kemal Kocabaş Hocamız Tolga Çandar ile tanıştırdı. Her ne kadar geçmişte bir çok defalar tanışmış olsam da hatırlaması olanaklı değil. Bize ayrılan masaya doğru giderken Mustafa Gazalcı Hocamızla kısa bir sohbet yapıyorum.

Tesis çok büyük. Can Balık Restaurant. 

Oturduğum yerden hem denizi, hem konukları, hem tesise gelenleri görebiliyorum. Deniz ve esintinin yanında batmakta olan güneşin oluşturduğu hafif loşluk, nemin yüzümüzü okşayan hissiyatıyla birazdan gün batımını seyretmeyi bekliyorum. Katılanlarda bir mutluluk var, buluşmanın ve kucaklaşmanın keyfi, denizin ve doğanın etkisiyle daha da bir fazla…

Artık gün batımını izleyebiliyorum, güneş ve ışıkların deniz ve gökyüzüyle oluşturduğu sıra dışı ahenk muhteşem…

Kimler yok ki; sanki tanıdığım tüm arkadaşlarım yanımda gibi… Geceyi daha da anlamlaştıracak isimlere ne demeli… Hidayet Karakuş, Tuğrul Keskin, Mustafa Gazalcı, Tolga Çandar, Şahin Akay ve her biri kendi başına bir değer olan 180 den fazla kişi…

Kemal Kocabaş Hoca açılış konuşmasında Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği’ni nasıl kurduklarını, Özdere Buluşmalarının nasıl doğduğunu ve yitirdiğimiz Köy Enstitüsü Mezunu öğretmenlerimizi anarak sözü diğer konuşmacılara bıraktı.

Yusuf Korkut, Muhittin Orhan Horasan, Hasan Gürhan, Ahmet Gençtürk... Yakın zamanda yitirdiğimiz Köy Enstitülerinden mezun 4 öğretmenimiz. Ben de saygıyla anıyorum.

Bir Kadın davet edildi konuşma yapmak için; Tülay Horasan, Muhittin Horasan’ın kızı. İşte günün en anlamlı konuşması; Duygulu bir konuşma, babasını anlattı. Babasının anılarını, Felsefesini, Özdere’de yaşama isteğini ve Özdere’de sonsuzluğa uğurlandığını öğreniyorum. Işıklar içinde uyu Muhittin Hocam.

Kemal Kocabaş’ın deyimiyle Aşkın ve Devrim’in şairi Tuğrul Keskin’i pek çok kapalı yerde dinlemiştim ancak deniz, plaj, açık hava, gün batımı ve bu havayı soluyan köy enstitülüler sevdalılarıyla inanılmaz bir başka güzel, bir başka anlamlı…

Yaşayan en değerli Yazar ve Şairlerimizden olan Hidayet Karakuş okuduğu şiir ve anlatımlarıyla büyüledi… Her dizesini hatta sözcüğünü dikkatlice dinlemeye çalışıyorum. Türkçe’yi nasıl güzel kullandığını yaşamak anı bu… Yazarlık kursu verirse katılacağımı buradan söylememde sakınca yok ki; yazar olmasam bile Türkçe bilgim artar, edebiyat kültürüm gelişir diye düşünüyorum. Bir şey daha aklıma geliyor; Akçadağ Öğretmen Lisesinde okurken keşke kaliteli bir Edebiyat öğretmenim olsaydı diyorum. “Minyeli Abdullah”ı okumak yerine “Suç ve Ceza”yı okuduğum için tartıştığım öğretmenimi hiç iyi olmayan duygularla anımsıyorum şimdi.

Mustafa Gazalcı Hocamı geçmişte zaman zaman dinleme ve sohbet etme fırsatım olmuştu. Konuşmalarıyla yine ve yeniden aydınlattı bizleri. Anılarını paylaştı. Yusuf Korkut ile tanışmasına değindi. Konuşmadan Yusuf Korkut’un Özdere’ye yerleşerek yaşamını orada sürdüren Gönen Köy Enstitülü bir eğitim çınarı olduğunu anladım. Demokratik öğretmen hareketinin unutulmaz önderlerinden Yusuf Korkut 26 Haziran 2019 günü İzmir-Özdere’de 92 yaşında vefat ediyor. Özdere’nin Kesre köyü gömütlüğünde sonsuzluğa uğurlanıyor. Tanımış olsaydım keşke diye hayıflanıyorum.

YKKED Bornova Şube Başkanının önerisiyle Gazalcı’nın “Köy Enstitülerinin Meclis Süreci” kitabını edindim. Gazalcı ile kısa bir sohbet ettim ve “SN. Doğan Albayrak’a Dostlukla” yazarak kitabını imzaladı. Teşekkür ederim Hocam.

Gece ilerliyor, yemekler yeniyor, müziğin sesi daha bir güzelleşiyor. Bir yazıda okumuştum müzik vücudumuzda; ödül, motivasyon, zevk, stres, bağışıklık sistemi, sosyal ilişkiler gibi yaşam döngümüzde  büyük önemi olan olaylar üzerinde çok etkili… Bu etkiyi yavaş yavaş hisseder gibiyim ya da bana öyle geliyor. Tolga Çandar’ı dinlemeyi bir an önce istiyorum ama henüz yok, ortam kıvama oluşmadı herhalde diye düşünüyorum…

25-26 Ağustos 2013 tarihinde Afyon-Şuhut–Çakırözü’nden Kocatepe Zafer Yürüyüşüne katılmıştım. O gün 91. Yıl dönümünü kutlamıştık gururla… İşte bu gün o Büyük Zaferin 97. Yıl dönümüydü. “Kışlalar Doldu Bugün, Doldu Boşaldı Bugün” diye sesleniyordu Tolga Çandar... Şehitlerimizi saygıyla anıyordu… Benim için unutulmaz bir an daha yaşanıyordu… Türk Halk Müziğine doyuyorum Tolga Çandar ve Şahin Akay sanatçılarımızla.

Sevginin, müziğin, bilginin, vefanın olduğu ve yaşamın anlamlaştığı bir gece… İyi ki Yeni Kuşak Köy Enstitüleri gönüllüleri örgütlenmiş, iyi ki bu memleketi seven eğitimcilerimiz var…