Demokrasinin en temel ölçütlerden birisi halkın iradesidir.Seçimin yapılış şekli,katılımcılık özelliği de demokratikleşmenin ölçütlerinden birisidir.Seçimlerin olması demek tek başına demokrasi anlamına gelmez.Bilinçli ve kaliteli bir demokrasiden  söz etmek istiyorsak: Toplumda demokrasi bilincinin oluşmasında başlıca etken olan siyasi partilerin öncelikle kendi iç örgütlenmelerinde demokratik yapıyı oluşturarak partinin bütün kademelerinde görev alanların seçimle gelmeleri,partinin önemli sorunları hakkındaki çözüm önerilerinin alt  kademelerden  yukarı kademelere doğru gerçek ve demokratik bir işleyiş içerisinde oluşmasını sağlamak gerkir.Böylesi demokrasi bir işleyişi ülkemizdeki siyasi partilerde görmek  pek mümkün değildir.Siyasi partilerimizdeki siyasi etkinlik azınlık egemenliğine dayanmaktadır.Parti örgütleri patronaj oluşturması ve dağıtımı temelinde çalışmakta,parti içi demokrasinin işletilmesi yerine kısıtlı bir elit grup ve özellikle parti lideri örgüt  çalışmalarının her aşamasında ağırlıklı rol oynamaktadır.Bu işleyiş, partilerin siyasi  sismtemini olumsuz bir şekilde etkileyerek ,beraberinde çok sayıda sorun oluşmasına  da zemin hazırlamaktadır.Bu sorunların en başında siyasi partilerin örgütlenme biçimleri gelmektedir.Partilerde parti  içi demokrasi kavramı gelişmediği için demokratik bir örgütlenme modeli kurulamamaktadır.Bunun sonucu olarak partilerin toplumla bağları büyük ölçüde kopuk konumdadır.Diğer önemli bir sorun ise Parti sistemimizin kurumsallaşmamasıdır.Parti sistemimizin kurumsallaşmaması: siyasal rekabetin düzensiz olmasına,parti kimliklerinin sürdürülememesine ve de partilerin varlıklarını lidere bağımlı olarak koruyabilmesine yol açmaktadır.Bu sepebledir ki siyaset  daha çok siyasal elitler arasında yaşanan gerilim ile toplumda derinleşen ayrılıkların neticesinde toplumların uzlaşma kültürünü yok olmasına  sebebiyet vermiştir.Bunun yansıması olarak Türk toplumu siyasi partilere yönelik son yıllarda ciddi anlamda   güvensizlik duymakta ve  son yıllarda yapılan seçimlerde oyunu  geleneksel sağ ve sol partilere vermek  yerine  marjinal ve popülist partilere vermiştir.Siyasal partiler sisteminin bu aşırı dağınık yapısı siyaset çözüm üretme aracı iken kendisi sorun olmaya başlamıştır.Mevcut parti sistemiyle Türkiyenin demokratikleşme yönünde ciddi mesafeler alamayacağı ortaya koymaktadır.Bu bağlamda Türkiyenin siyasal parti sistemi yeniden organize edilerek,demokratik  bir yapıya kavuşturulmalı.Düşünce ve ifade örgütlerine özgürlüğün önündeki tüm engeller kaldırılmalı ,Siyasi partiler kanunu değiştirilmeli,Herkes siyaset yapabilmeli,üyeler örgütteki tüm çalışmalara ve seçimlere eşitçe katılabilme olanaklarına sahip olmalı,yönetim organları belirli süreçlerde düzenli olarak yenilenmeli ve üyelerce etkin biçimde denetlenmelidir.Bu anlayış perspektifinde  ancak Türkiyedeki siyasal partiler demokratif bir yapıya kavuşup  sorunlara köklü çözümler üretebilirler.