Melih Gökçek ve LivCom ödülleri ile ilgili olarak İrfan Taştemur iyi bir gazetecilik örneği sergilemeye devam ediyor. Yeni bilgiler ortaya çıktıkça bizlere demediğini bırakmayan Gökçek’in edecek lafı kalmıyor ve köşeye sıkışması hızlanıyor…
Gökçek, geçtiğimiz yılın Kasım ayında aldığı “çakma ödülü” kamuoyuna açıklarken “En Yaşanabilir Kentler” dalındaki ödülün “Birleşmiş Milletlerin Çevre Programı (UNEP) tarafından onaylanan ve çevre yönetiminde Dünya’daki en iyi uygulamaların ödüllendirildiği tek ödül yarışması” olduğunu söylemişti. Gökçek’in bu söylediğinin balon olduğu ortaya çıkınca, geçen haftadan bu yana bizlere etmediği hakaret kalmamıştı.
Dün YURT’ta UNEP Sözcüsü Nick Nuttall’ın “LivCom, UNEP’in partner kuruluşlarından biri değildir” şeklindeki açıklamasıyla Gökçek iyice köşeye sıkıştı. Gökçek’in elinde kala kala henüz ortaya çıkmayan “sponsorluk belgesi” kaldı. Kim bilir belki bu belgede yarın bir gün ortaya çıkar!
“Yalan haber yapan şerefsizdir” diyen Gökçek’in haberin doğruluğu ortaya çıktıkça daha da zorda kalacağı kesin. Hele hele anlı şanlı “büyük gazeteler” Gökçek’in servis ettiği haberler dışında örneğin Londra’daki kendi temsilcilerine sorarak haber yapmaya başlarlarsa işi daha da zorlaşacak.
* * *
Basın toplantısı sırasında o bize hakaret ederken biz ona gerçekleri söylemiştik. O bize inanmamıştı ama kötü çuvallamış durumda… Çünkü, Gökçek’in “en büyük ödül” diye bize yutturduğu ödülü alan kentlerin hiçbiri Ankara ayarında kentler değil. Ankara’yla yarışması bile uygun olmayan kentler, çünkü bunlar büyük şehir değil birçoğu “kasaba”… Gökçek’in kendi dağıttığı listede bu açıkça belgeleniyor. İşte bazı örnekler: New Plymouth (Yeni Zelanda), Broadland (İngiltere), Pfaffenhofen an der Ilm (Almanya), Nieuwpoor (Belçika), Chrudim (Çek Cumhuriyeti), Greather Geraldton (Avusturalya)... Nüfusu 300 binden fazla denerek Ankara ayarında gösterilen kentler ise örneğin şunlar: Çin kentleri olan Dalian, Wuxi ve Nanjing gibi kentler…
Anlayacağınız Ankara’nın bu kentlerle bile “yarışıyor” gösterilmesi bile Ankara için bir zül. Gökçek’in bu kentler arasında Avrupa kentleri var dediği ise Almanya’nın, Belçika’nın, Danimarka’nın ve İngiltere’nin kasabaları. Örneğin Almanya’daki Pfaffenhofen an der Ilm’in nüfusu 24.378, Çek Cumhuriyeti’ndeki Chrudim’in nüfusu da 23.484. Kararı siz verin sayın Gökçek? Biz mi yalancıyız, siz mi?
Durun bitmedi…
Uluslararası ağırlığı olmayan ödülleri öyleymiş gibi sunmanın “tipik bir Gökçek” kompleksi olduğu anlaşılıyor. Ankara, Melbourne, Viyana, Toronto, Helsinki, Münih gibi kentlerle kendisini kıyaslayacağına, Dalian, Wuxi ve Nanjing ile kıyaslıyor! Bu yaklaşım bile utanç verici!
Uluslararası kriterler dikkate alındığında bu tür bir ödülü alamayacağını bilen Gökçek o yüzden “çakma ödüllere yönelmiş, burası kesin. Çünkü, uluslararası kriterler dikkate alındığında Gökçek’in şansı “sıfır” gözüküyor.
Economist İntelligence Unit, New York Times, Mercer, Monocle’s Yaşanabilir Şehirler Endeksi gibi birçok ciddi kuruluşun 2012 araştırmalarının “Dünyada En Yaşanabilir Kent” sıralamalarının hiçbirinde Ankara yok. Ne ilk 10’da, ne de ilk 50’de. Üzücü ama gerçek bu. Çünkü bu kurumların “en yaşanabilir kent” kriterleri istikrarı, sağlık hizmetlerini, kültürü, çevreyi ve altyapı kriterlerini kapsıyor. Bu kriterlerde belli ki Ankara sınıfta kalmış…
Yukarıda belirttiğim bu kuruluşlara göre bakın (2012’ye göre) dünyada en yaşanabilir kentler arasında hangi kentler varmış: Melbourne ve Sydney (Avusturalya), Viyana (Avusturya), Toronto (Kanada), Helsinki (Fillandiya), Zürih (İsviçre), Münih, Düsseldorf (Almanya), Kophenag (Danimarka) ve Stokholm (İsveç) var…
Sayın Gökçek ne dersiniz?
Eminim sizin elinizde bunları da yalanlayacak belgeler vardır. Hemen gönderin yayınlayalım. Üstüne bir de “özür” dileyelim…
