Duygulanmak, birde duygunun içinde sevinç varsa. Bu duyguya doyum olmuyor. Güneşin kendini sakladığı ve Ay’ın gecenin sultanı olduğu bir anda; gökyüzünü seyretmek yıldızların Ay’a eşlik ettiği anı yazlığın salıncağında seyretmenin güzelliğini yaşamak. Seyrin en güzel bir yanı ise kendisine eşlik eden bir iki kadeh şarapla görünülmesi. Duyguyu tam yaşamak.

Bu anda telefonuma gelen mesaj bir an atmosferden koparsa da, mesajı okuduğumda duygumun sevinç barometresi yükseldi. Haz arttı ve bir kadeh daha diyen gönlümün isteği yerine geldi.

Çok duygulandım. Güzel bir kitap PTT kargodan bana gönderilmişti. Dikkatle okuduğumda Orta Doğu Üniversitesinde okuyan sevdiğimiz, göz nurumuz yeğenimin kitabı olduğunu gördüm.

Yeliz Yıldız, “Hayel’e Çeyrek Kala” kitabı sabırsızlıkla bekledim. Kitap yazdığını bilmiyordum; bu merakımı ve sevincimi daha da artırdı.

Ve;

Okumaya başladım. Güzel bir anlatım, akıcı ve yalın. Gurur duydum. Dilerim gençlerimiz böyle güzel yapıtlarla hayatımızı süsler.

Bir yerde okumuştum. Yazının son kısmında diyor ki;

“Ama hiçbir şey okumazsan sana ne söylenirse ona inanırsın. Hep başkasının sana sunduğu hayatı yaşarsın. Başkalarının doğrularıyla yaşamak zorunda kalırsın. Seni herkes kandırır, ama sen bunların hiç birisini fark etmezsin bile, kendini çok akıllı zannedersin.”

Bunu hiç kimse yaşamamalı. O nedenle okumalı, sorgulamalı, araştırmalı. İşte sevincim bu okuyan, yazan, sorgulayan kişilerin eserlerini görmek, hissetmekle başlıyor. Yaşamımızı gözden geçirdiğimizde; ilk evreler ile son dönemlerin arasında ki değişimin farkını görür ve ilk günlerimizde ki çoğu düşüncelerimize güleriz. Buna güzel bir örnek Cemil Meriç’in güzel bir sözüdür.

Diyor ki;

“Ham insan her meselenin kaynağını kendi dışında arar. Suçu başkasına yükler.

Olgunlaşmaya başladıkça kendine döner ve kendi kusurlarını araştırır. Meselenin kaynağını kendinde arar.

Tam kemale erince de ne kendinde arar, nede başkasında.” Değişimi ve kültürel gelişimi güzel anlatmış.

Eylül ayının bu güzel gecesinde, Ay ve yıldızların eşliğinde sevincimin doruk noktasında diliyorum. Aydın, okuyan, sorgulayan, özgür gençlerin güzel üretimleriyle şenlensin gönlümüz ve yaşamımız.

Hoşça kalın.