CHP; 29 Mart günü, İzmir’in de içinde bulunduğu çok sayıda ilde, devrim sayılacak kadar önemli bir ön seçimi yaşadı. İzmir 1. bölgede 74 kişi, 2. bölgede ise 81 kişi birlikte koşturdukları 10 kişilik, 20 kişilik çalışma ekiplerini de yanlarına alarak; 2 ay boyunca gece gündüz demeden, her gün seçmene gitti, örgüte gitti, düğüne gitti, cenazeye gitti, hastaneye hasta ziyaretine gitti, yüzlerce sivil toplum örgütüne tek tek gitti, bilet aldı bunların yemeklerine gitti, kısacası gittide gitti... çalıştı ve terledi.

Bu kadar geniş alanda, aday adayları birinci bölgede 14 ilçe ve 62.557 üyeye, ikinci bölgede ise 16 ilçe ve 66.599 üyeye ulaşıp kendisini tanıttı, kendisine oy vermelerini istedi.

Bu çalışmanın zorluğunu ve özellikle de yaşanmışları “atananmışların” anlamasını da hiç beklemiyorum.
Çünkü onalar bütün gün, Kılıçdaroğlu’una şirin görünmek için Genel merkezde otururken, ön seçime katılan aday adayları ise bütün İzmir’i dolaştılar. Bunu yaparken de hiç de küçümsenmeyecek miktarda masrafları oldu.

Ön seçime katılan aday adaylarından bizzat duydum ; en az 50.000 TL. İle 500.000. TL arasında ki bir rakamı ceplerinden harcadılar. 1. bölgeden ön seçime giren ve ilk 10 sıradan kazanarak listeye girenlerden, özel konumu olan 2 kişi dışında diğer her bir aday, bu süreçte 200.000 TL nın çok üzerinde para harcadılarını ben biliyorum. Aday adayları bu paraları “helaliyle” kazanmışlardı. Bu para onların çocuklarının, yani ailesinin parasıydı. Ama, bu adaylar ön seçime girdiklerin de, bu parayı harcamaktan asla çekinmediler. Çünkü bu işin fıtratında var. Hamama giriyorsan terleyeceksin.

Bu yazıyı niye yazdım!
Seçim bütçesi için İzmir İl binasında ve İl başkanının başkanlığında yapılan toplantıda 1. ve 2. bölgenin listesinde yer alan 26 milletvekili adayının konuşmaları; özeliklede kendisini örgütün üstünde görerek, “ben örgütü sürüklerim” diyen olmuşsa ve bu konuşmalar dışarıya sızdığı gibiyse, doğruysa, bu “ rezilliktir”.
Özellikle kontejandan gelen ve kesin seçilecek sırada olan adayların, istenen para rakamına itiraz etmeleri tam bir aymazlıktır. Bu kontejan adaylarına kontejan gösterilmeden önce adam başı 100.000 TL. verin denilseydi, inanın daha fazlasını seve seve verirlerdi. Şimdi kontejan olarak, seçilecek yerlere atanınca 20-30 bin gibi rakamlar için ortalığı birbirine katmışlar. Bu davranış özellikle örgütlerin heyacanını ve emeğini sabote etmektir. Üzüldüm; çünkü, bugün bile bu konuda elini taşın altına koymayanlar, samimi olmayanlar, nasıl olsa ben seçiliyorum diyerek katkı koymayanlar, yarın seçildiklerinde de ne İzmir’linin yanında olurlar, nede yüzüne bakarlar.
Bu tablonun çirkinliğine ortak olmamak için, bütün adayların bu seçimin öneminin farkına bir an önce vararak seçimlerde gerekeni yapmaları ve her iki bölgede de 8. 9. cu Milletvekillerinin İzmir de kazanılmasının yolunu açmalıdırlar. Ayrıca, sayın “kontejanlara”söylüyorum; ön seçime giren bu adaylar, İzmir’de CHP için sadece bu ön seçimde değil, il başkanı olarak, ilçe başkanı olarak, belediye başkanı olarak, meclis üyesi olarak, parti üyesi olarak zaten 100.000 lere varan rakamları zamanında da CHP için harcamışlardı. Eğer, CHP bugün İzmir’de 1. Partiyse bu adayların ve İzmir’lilerin bu güne kadar ki emeğiyle birinci olmuştur. Sizler bu emeğin üstüne oturup, milletvekili olmak istemiyorsanız, Örgütün heyacanını ve emeğini asla yok etmeyin.

Doğrudur, seçim mutlaka kapı kapı dolaşılarak kazanılacaktır. Ama bunun birde maddi külfetinin olduğunu sizde unutmayın.
Son olark söyleyeceğim tek şey var. İzmir de ön seçim de yarışmış veörgüte her zaman katkısı olan bu adayların önüne geçerek, üstelik seçilecek yerlerde oldukları için ellerini taşın altına koymayanı, hatta seçimin kaderini etkileyenleri İzmir’lide hiç bir zaman unutmayacaktır.