Bir yaratılış gerçeği olan yaşam ve süre adına, kendinizden verdiğiniz ödün önemli. Çünkü fedakarlık, kendinize karşı olmanızdan başka bir şey değil. Onun tabii gerçeği, bir başka şeyden vazgeçmeyi gerektirir ki, bu genellikle sizsinizdir. Bir seçim yaparsınız ve kendinizi de bunun dışında bırakırsınız, işte bu kadar basit. Ama kulağa her zaman, sanki daha ciddi bir şey yapılıyormuş gibi gelir yada yapılacakmış gibi. Oysa kendinize karşı olduğunuz her seçim zaten ciddidir, Kaldı ki bunu birde her gün yapıyorsanız. Farkında olmadan yaptıklarınıza bir bakın ve şunu sorun mesela; Ben ne zaman kendimden yana oldum? Birileri, bir şeyler yapıyor ya da sizi iyi hissettiriyor. Bazen size hak verdiğim doğru, hak veriyorum. Çünkü toplum, çünkü çağ, çünkü tanrı hep bunu istedi sizden 'iyilik yapın'. Oysa ben kendime karşı olmayan halimle şöyle diyorum; İNCE ÇİZGİLERE DİKKAT EDİN! Hayatın genel geçer olmayan tek tanımı,yüreğinizi ince çizgilerde yürümeye alıştırmanız,fedakarlık halinde bile kendinizden yana olmaktır bu ve size değer. Düşünüyorum da; Dilin kararsızlığı, yüreğinizdeki kesinlikten henüz çıkaramadığınız ama emin olduğunuz bilginin sizi yoklaması sanırım. Ben; Daha önce anlamıştım, ama şimdi eminim..
Zaman,biz bilinçli canlıların kendini sınırladığı en somut yaratıcılıktır. Doğada hiçbir şeyin biraz daha zamana ihtiyacı yoktur. Zamana ihtiyacı olan bizleriz,bizler kendi yarattığımız şeylere muhtacız. Hatta yalvarıyoruz. Bu yüzden acı insan ürünüdür. Tanrıyı aklamaya çalıştığımı düşünebilirsiniz,ama yapmaya çalıştığım şey de insanı suçlamak değil! Hayır,herkesin her zaman için yeterli sınırlara ihtiyacı vardır. Sorun fazlanın ne olduğu konusunda şuur kaybı yaşıyor olmamız. Buna gereklilik diyorlar. Bense fırsatlar canlı ama aksilikler diri diyorum. Zaman,ona ihtiyacın olmadığında olan bir şeydir,karşılaştığın araçlar gibi. Bu yüzden sürekli bir neden arıyorsun,ama her şeyin bir nedeni yok. Yüzyıllardır sebeplerin olduğuna inandırıldık ve karşımıza çıkan her şeyi,herkesi anlamlandırdık. Sonra da anlamların içinde boğulduk gırtlağımıza kadar neden'le dolduk. Ve en acısı da ne biliyor musunuz,değişimi reddediyoruz. Aslında bana göre doğru değildi bunlar. Ben dahil,olduğumuz bir şeyin parçası da olduğumuza inanan biriyim ve benim için nedenler zamana bağlı olduğum kadar bağlı olduğum gerçekler zinciridir. Ve şimdi neden bunları yazdığımı değil. Beni onaylayıp onaylamamanın size ne katacağıyla ilgilenin,söylediklerimin 'bence'siyle değil !