İtibar Deyince aklıma NASRETTİN HOCA’nın
Ye kürküm ye
Fıkrası geliyor.
Akşehir’in beyleri Hoca’yı yemeğe davet etmişler. Hoca nereden bilsin; davete, günlük kıyafetiyle katılmış. Katılmış ama ne hoş geldin, ne sefa getirdin diyen var. Herkes, allı pullu kıyafetlilere el pençe duruyormuş. Hoca, bir koşu evine giderek, sandıktaki işlemeli kürkünü giyip yemeğe geri dönmüş. Az evvel hoş geldin bile demeyenler, önünde yerlere kadar eğilmişler. Hoca’yı, yere göğe sığdıramayıp başköşeye oturtmuşlar. Kuzunun en hasını önüne koymuşlar. Herkes Hoca’nın yemeğe başlamasını bekliyormuş. Hoca, bir taraftan kürkünün kolunu sofrada sallamaya, bir taraftan da “Ye kürküm ye, ye kürküm ye!” demeye başlamış.
– İlahi Hoca, demişler, kürkün yemek yediğini kim görmüş?
Hoca taşı gediğine koymakta gecikmemiş:
– Kürksüz adamdan sayılmadık… İtibarı o gördü, yemeği de o yesin.
Bu fıkradaki ironiyi anlayan var
Anlamayan da var
Benim anladığım itibar
Aziz Sancar
Uğur Şahin ve eşi
Ve birçok her dalda başarılı yurttaşlardır
İtibarı onlar sağlar
Elbiseymiş
Lüks araba merakıymış
Saray gibi yerlerde yaşamakmış
Hepsi boş