İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, önceki başkan Tunç Soyer döneminde yürütülen bazı projelerin durdurulduğuna dair yapılan eleştirilere yanıt verdi. Tugay açıklamasında “Tunç Bey’in başarılı olan hiçbir projesine olumsuz yaklaşmadık ve birçoğu devam ediyor. Yok öyle bir şey. Nerden bu kanaat çıktı anlamadım. Seçim kampanyasında oy kazanmaya çalışırken kampanya sürecinde partiyle ilgili meydanlarda partiyi eleştiren, ucunun nereye gittiğini hesaplamadan çok sert açıklamalar yaptığı bir dönem oldu. Şu noktada da işi gücü bırakıp da bizi eleştirmesini doğru bulmuyorum” dedi.

Tugay açıklamasında şunları söyledi:

“Tunç Bey’in başarılı olan hiçbir projesine olumsuz yaklaşmadık ve birçoğu devam ediyor. Şunu bilmek lazım; bazı konularda o dönemde kulaklarını kapatmış gibiydiler. Basit bir şey ama bisiklet yolu vardı herkesin çok tepkisini çeken. Şehrin içerisinde işlek bir trafiğin olduğu iki caddede, caddeleri bisiklet yolu yapmak üzere tek yön yaptılar ve caddenin yarısına yakın bölümünü kapattılar. Yani bu bisiklet yollarını yapmaya biz de taraftarız da bu şehrin içerisindeki trafiği sıkıntıya sokacak, orada yaşayan insanların yaşamını zora sokacak şeyler olmamalı. Vatandaşın oradaki rahatsızlığını dikkate almamışlar. Ben kampanya dönemindeyken bununla ilgili çok rahatsızlık dile getirilince sonrasında tekrar bir inceleme yaptırdım ve çok aktif kullanılmadığını, çok rahatsızlık dile getirildiğini anladım. O yüzden onu kaldırttım. Bunu mesela Tunç Soyer, kendi yaptığı işin bozulması olarak, kasıtlı yapılan bir işlem olarak ifade etti. Gerçekle hiçbir alakası yok.

BUNU SÜRDÜREMEZDİK

Bir Şehir Tiyatroları konusu oldu. Sanki biz Şehir Tiyatroları’na müdahale ediyormuşuz gibi bir konu oldu. Biz şöyle bir duruma düştük; Şehir Tiyatroları’nı 2020’de kurdular ki bence çok doğru bir şey yapıldı. Demokratik bir yapı oluşturuldu. Bir Danışma Kurulu oluşturuldu. Danışma Kurulu’nun yönetimiyle Genel Sanat Yönetmeni belirlendi. Sonradan sistemi demokratik olmaktan çıkarmışlar Şehir Tiyatroları’ndaki yöneticiler. En son 2024 yılının ocak ayında yapılan yönetmelik değişikliğiyle neredeyse bütün yetki tek bir kişiye, genel sanat yönetmenine verilmiş. Sanatçılar bundan çok rahatsızdı. Böyle bir şeyi sürdüremezdik. O yüzden yeniden bir demokratikleşme çalışması yaptık ve şu anda yeni bir Danışma Kurulu var. Yeni bir Genel Sanat Yönetmenliği için ilana çıkıldı. Danışma Kurulu bu başvurularla ilgili değerlendirmesini bitirmek üzere. Sonrasında da onların önerisiyle yeni bir genel sanat yönetmeni belirlenecek. Bu süreç yine bizim sanki bir şeylere müdahale ediyormuşuz gibi lanse edildi.

Erdoğan'dan Bahçeli'nin 'Öcalan' çağrısına ilk açıklama Erdoğan'dan Bahçeli'nin 'Öcalan' çağrısına ilk açıklama

SÜNGER KENTLE ALAKASI YOKTU
Bir ‘Sünger Kent’ meselesi var. O da bizi çok üzdü. Çünkü, oldukça büyük bir bütçeyle, fazla  personelle ‘Sünger Kent çalışması yapacağız’ diye bir yapı oluşturulmuş. Ancak baktığınız zaman bu yapının etkili, doğru düzgün bir iş yapmadığını, çatıdan su toplama gibi plastik depolar yaptırılmış, insanlara dağıtılmış. Yani ‘Sünger Kent’ dediğimiz çalışmayla hiç alakası olmayan işler yapılırken çok önemli bir harcama yapıldığını gördük. Onunla ilgili bir değişikliğe gittik. Daha kapsamlı bir ‘Sünger Kent’ çalışmasını İZSU ile Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı bünyesinde yapabileceğimize karar verdiğimiz için o ‘Sünger Kent’ adı verilen birimi de kaldırdık. Ama bu Sünger Kent çalışması yapılmayacak anlamına kesinlikle gelmiyor. Bu da istismar edildi, yanlış anlatıldı.

NERDEN ÇIKTI BU KANAAT ANLAMADIM

Tunç Bey, genel olarak ‘Benim yaptıklarıma müdahale ediliyor’diyor. Yok öyle bir şey. Nerden bu kanaat çıktı anlamadım. Zaten aday gösterilmediği zamandan beri hassasiyeti var. Hatta ben kendisini o dönemde ziyaret etmiştim. Sonrasında iletişim kurmaya çalıştım fakat her defasında reddedildim. Kendisi o günlerde biz seçim kampanyasında oy kazanmaya çalışırken kampanya sürecinde partiyle ilgili meydanlarda partiyi eleştiren, ucunun nereye gittiğini hesaplamadan çok sert açıklamalar yaptığı bir dönem oldu.

 Şu noktada da işi gücü bırakıp da bizi eleştirmesini doğru bulmuyorum. Bu kesinlikle doğru değil. Cevap da vermiyorum zaten. Biz işimize bakıyoruz. Belediyenin hizmetlerini iyileştirmek için çaba gösteriyoruz. Kendi dönemlerindeki hizmetlerden duyulan memnuniyet ve memnuniyetsizlik İzmirlilerin takdirindedir zaten. Ama ben her durumda İzmirlileri çok daha memnun edecek bir belediye hizmeti üretelim diye uğraşıyorum. Benim derdim bu.