Anahtar Parti Lideri Yavuz Ağıralioğlu'nu ziyaret eden CHP Lideri Özgür Özel önemli açıklamalar yaptı. İzmir’de 4 gündür süren işçi grevlerini değerlendiren Özel ‘Kimse bize greve çıkmış işçiye laf söylememizi beklemesin. Ama nasıl oranın hakları varsa belediye yönetiminin hakları da vardır. CHP örgütlenme özgürlüğünün teminatı bir partidir. Nezaket, kurallar ve kanunlar çerçevesinde ilerleyeceğiz. Bir çözüm mutlaka bulunacaktır’ dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Anahtar Parti Lideri Yavuz Ağıralioğlu'nu ziyaret etti. Ağıralioğlu'na ‘Hayırlı olsun’ ziyareti yaptığı belirtilen Özgür Özel, ziyaret sonrasında düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Özgür Özel’in konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
Kendilerine büyük bir samimiyetle başarılar diliyorum. Türkiye Siyaseti uzun yıllardır Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kazandığı seçimler ve seçimi kazanıp öncesini ibra etmiş, geleceğe ilişkin de her türlü hakkı elde etmiş anlayışıyla sürüp gidiyordu.
Sayın Cumhurbaşkanı’nın ‘Yolcu değil hancıyız’ sözünü parti içine dair söylediğini hepimiz biliyoruz. Bizim işimiz gücümüz iktidarı yenmek, halkı mutlu etmek. Biz hanı inşa edenleriz. Yol ve yolculuk meselesinde yolcu kendine çok önem verirse bu kibre girer.
Türkiye siyaseti uzun zamandır AK Parti'nin kazandığı seçimler ve seçimi kazanıp öncesini ibra etmiş, geleceğe ilişkin de her türlü hakkı elde etmiş anlayışıyla sürüp gidiyordu tabi 31 Mart seçimlerine kadar. Bizim 47 yıl sonra birinci parti olma başarısını elde etmemiz kadar AK Parti', Erdoğan'ın partisi ilk kez bu isimle yenilgiyi tattı.
47 gün bile sabredemediler ve neler yaşıyoruz... Demokrasiye, iyi yönetime, hukuka dair iyi şeyler yaşamıyoruz. Bu kadar haksızlığa karşı AK Parti'ye son derece inanarak oy vermiş seçmenler de ciddi bir sorgulama içinde. Artık kale siyaseti bitti. Bizim kalemiz varsa da o da millete feda olsun.
CHP'nin daha önce oyunu alamadığı seçmeden oy aldığı ve bunu devam ettirmesi bir yanda, Anahtar Parti böyle bir süreci çözeceği iddiasıyla ortaya çıktı. Sayın Genel Başkanımıza da başarılar diliyoruz.
Tarihsel bir tutarlılık içinde Meclis'te tüm siyasi partilerin önemsendiği, Meclis'i ve milleti temsil eden en doğru yapıda bir komisyonun oluşturulduğu, bu komisyonun Türkiye'ye demokrasi getirecek bir komisyon olduğu, bu komisyonun bu hassas süreçte tüm hassasiyetleri dikkate aldığı, millete verilemeyecek bir hesabın, tutulamayacak sözlerin değil; hepimizin birden güvencelerinin dile getirildiği bir çalışma olması gerekir. Böyle bir noktada CHP, on yıllardır söylediği yerdedir.
Anayasa diye tekrar 'bana yasa' taleplerinin dile getirilmesini ihtiyatla, dikkatle, temkinle ve her zamanki söylediğimiz gibi önce mevcut anayasaya uymak hatırlatmasıyla cevaplandırmak isterim.
Sonuç odaklı bir mesele değil, süreç odaklı bir mesele... CHP'yi tartışılır kılmak, akşam televizyon programında yoksulluk konuşulmasın, işsizlik konuşulmasın, dış politikadaki vaziyet konuşulmasın diye yeni bir gazetecilik ekolüyle bu meseleler konuşulsun isteyenlerin sonuç odaklı değil, süreç odaklı bir meselesidir bu.
Sendikal örgütlenme bizim arkasında durduğumuz bir haktır. Bu hakka ve bu hakkın doğurduğu yasal, anayasal hakların kullanımına söyleyecek hiçbir sözümüz yoktur. Ancak sendikal siyaset de, bizim yaptığımız siyaset de makule göre yapılır, ortalamaya göre yapılır. Bundan uzaklaştıkça, makuliyetinizi kaybettikçe desteğinizi kaybetmeye başlarsınız. Ben kimseye hakkını nasıl savunacağını söyleyemem veya işine karışamam. Haklılık zeminini terk edip çok uçlara savrulduğunuzda toplumsal desteği kaybetmeye başlarsınız... Kimse bize greve çıkmış işçiye laf söylememizi beklemesin. Ama nasıl oranın hakları varsa belediye yönetiminin hakları da vardır. CHP örgütlenme özgürlüğünün teminatı bir partidir. Nezaket, kurallar ve kanunlar çerçevesinde ilerleyeceğiz. Bir çözüm mutlaka bulunacaktır. Gerçek Gündem