DEM Parti ziyaretinin ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel gazetecilerin sorularını yanıtladı. Özel, HSK seçimlerindeki usulsüzlüğe ateş püskürdü.
DEM Parti, PKK’nin fesih açıklamasının ardından başlattığı siyasi parti ziyaretleri kapsamında Cumhuriyet Halk Partisi’ni ziyaret etti. DEM Parti Eş Genel Başkanları ile Grup Başkanvekillerinden oluşan heyet, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüştü.
Görüşmenin ardından basının sorularını yanıtlayan Özel, DEM Parti heyetinin tüm partileri kapsayan bir görüşme turu gerçekleştirdiğini ve bu kapsamda ortak bir basın açıklaması planlamadıklarını belirtti.
“EV SAHİPLİĞİ YAPTIK, SORULARI YANITLIYORUZ”
CHP lideri Özel, "Değerli arkadaşlar, DEM Parti Eş Genel Başkanları ve Grup Başkanvekilleri bir randevu talebinde bulundular. Kendileri bütün partilerle bir görüşme turu yapıyor. Bu kapsamda herhangi bir ortak basın açıklaması planlamadılar. Ancak burada ev sahibi olmamız nedeniyle, ısrarla yöneltilen sorulara yanıt veriyoruz," dedi.
“HSK SEÇİMİ HUKUKSUZDUR”
Özgür Özel, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) üyelik seçimleriyle ilgili yöneltilen soruya da sert ifadelerle yanıt verdi. Sürecin açık bir Anayasa ihlali olduğunu söyleyen Özel, şu ifadeleri kullandı:
“Bu mesele tam bir hukuksuzluk örneğidir. Anayasa açıkça diyor ki; ilk turda nitelikli çoğunluk aranır, ikinci turda daha düşük nitelikli çoğunluk aranır, bu da sağlanamazsa en çok oyu alan iki aday arasında kura çekilir. Ancak AKP, olmayan bir üçüncü tur oylaması icat ederek, kendi 30 oyu ile (MHP dahil) iki adayı da belirleyip kuraya götürmeye çalışıyor. Bu bir 'cüretkârlık', hatta 'tenezzül', Anayasa’ya karşı bir yan kesicilik teşebbüsüdür.”
Özgür Özel, şöyle devam etti:
“Anayasa Mahkemesi'ne bugün YSK seçimi sonlandığında, yarın başvuruda bulunacağız. Yürütmeyi durdurma talebinde bulunacağız. Bu kadar açık arkadaşlar, Anayasa diyor ki: ‘İlk turda nitelikli çoğunluk aranır. İkinci turda daha düşük bir nitelikli çoğunluk aranır. Bunlar sağlanamazsa üçüncü turda en çok oyu almış adaylar arasında kura çekilir’ diyor. Olmayan bir üçüncü tur oylaması icat ederek yani ilk iki turda nitelikli çoğunluğu sağlayamayan AKP, üçüncü turda olmayan bir oylama icat edip kendi, MHP ile birlikte 30 olan oyunu 15-15 ikiye bölüp kuraya girecek iki adayı da AKP'ye yakın, onların desteklediği adaylara dönüştürmeye çalışacak bir şeytanlık demeyeyim, bir cüretkarlık, bir tenezzül, bir yan kesicilik teşebbüsü. Anayasa diyor ki bir oylama, iki oylama olmadı, en çok oyu alan iki aday arasında kura.
Üçüncüde bir daha oylama, orada ikiye bölüp iki adayı da kendinden yaptı. Anayasa sana niye nitelikli çoğunluk istiyor? ‘Anlaşamazsan kuraya sokarım’ diyor ki anlaşmaya zorluyor. Bu utanmazlığın bugün Genel Kurul'da arkadaşlar tarafından ifade edileceği, yarın da Anayasa Mahkemesi'ne taşınacak.
Anadolu'nun herhangi bir köy kahvesinde, herhangi bir pazar yerinde, dolmuş durağında, herhangi bir işçi otobüsünde, anayasayı oku, AKP-MHP'nin yapmaya çalıştığına bak. Bunun cevabı Anadolu'da ‘Yuh artık!’ Anayasa, ‘Bir oylama, iki oylama, baktın olmadı, kura’ diyor. "Bir kere daha oylayalım, biz oyları ikiye bölelim, en çok oyu alan iki aday bizden olsun.
Anayasaya karşı başvurulan bu hile, bu yalan dolan, bu yan kesicilik, bu utanmazlık bugün Meclis'te o görüşülecek.
Meclis Başkanvekilimize görev verilmedi. Bugüne kadar, geçen hafta Sayın Numan Kurtulmuş ‘Gelecek hafta görev vereceğiz’ dediler. Bugün yine Bekir Bozdağ görevlendirmişler. ‘Siz Gülizar Hanım'ı yönettirmiyorsanız biz de Bekir Bozdağ'ı yönettirmiyoruz’ dedi arkadaşlar.
Bugün o yüzden Numan Bey gelecek, kendi yönetecek. Gülizar Hanım yerine Bekir Bozdağ'ın Meclis'i yönetmesini Cumhuriyet Halk Partisi grubunun kabul etmesi mümkün değildir ve yarına da doğru bir kararda, karara varmasını bekliyoruz
Numan Bey'in. Meseleler bundan ibaret. DEM Parti'nin ziyareti sürece yönelik fikir alışverişi ve bu konuyla ilgili kendi düşüncelerini ifade ettikleri, bizim düşüncelerimizi sordukları bir süreçtir. Bu görüşmeyle ilgili onlar bütün partileri ziyaret ettikten sonra yapacakları açıklamalara kadar benim içeriğe yönelik bir şey söylemem doğru değil.
Ancak şunu söylemek gerekir. Cumhuriyet Halk Partisi'nin bir pozisyonunu tarif etmem gerekirse, biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, biraz önce sizin de sorunuz oydu herhalde, Sayın Bahçeli'nin komisyon meselesini, biz bu komisyon fikrinin sahibiyiz, ilk savunucusuyuz, hep savunucusuyuz. Bugün Devlet Bey'in dediği komisyona ne diyorsunuz değil, Cumhuriyet Halk Partisi'nin yıllardır söylediği Meclis'te bir komisyon kurulması fikrine Devlet Bey'in dün yaptığı olumlu yaklaşım önemli. Ancak ne ben, ne Devlet Bey, ne bir başka siyasi liderin ‘Komisyon şu kadar kişiden oluşsun, şöyle kurulsun, şusu şöyle olsun, bu kadar danışmanı olsun’ bu böyle dayatılacak hususlar değil.
Burada doğru yöntem, Numan Bey'in kendi görevi gereği, pozisyonu gereği partilerin genel başkanlarını, liderlerini bir toplantıya çağırması ve partilerin görüşlerini alması, bu görüşler doğrultusunda bir uzlaşmaya varılarak kaç kişilik bir komisyon, ne şekilde oluşacak, belirlenmesi, komisyon oluşunca da çalışma usul ve esaslarını kendisinin belirlemesi lazım." Cumhuriyet