İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, CHP'nin Engellilik Çalıştayı'nda; "Engelliliği, bireysel bir sorun olarak değil toplumsal bir sorun olarak görüyor ve kapsayıcı bir toplum inşa etmek için harekete geçiyoruz. Erişilebilirlikten kentsel dönüşüme, sosyal hizmetlerden istihdama kadar geniş bir çerçevede çözüm önerileri sunacağımız bu çalışmada, engelli bireylerin haklarını temel alan sürdürülebilir politikaları birlikte oluşturacağız” dedi.
CHP tarafından İzmir'de "Bağımsız Yaşam Hakkı" sloganıyla Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlenen Engellilik Çalıştayı'nın açılış töreni Genel Başkan Özgür Özel'in katılımıyla yapıldı.
Çalıştayın açılış programında konuşan CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, şunları söyledi:
"Türkiye’de birçok haksızlık ve dertle boğuşan milyonlarca engelli vatandaşımız ve onların değerli aileleri, bir yandan da memleketin içine düşürüldüğü işsizlik ve yoksulluk sarmalıyla mücadele ediyor. Ne yazık ki bugünün Türkiyesinde, bu mücadelede ellerinden tutacak, dertlerini dinleyecek bir iktidar yok. Tam tersine, derde dert katan, yokluğa yokluk katan, engelli vatandaşlarımıza hak ettiklerinin çok altında sosyal yardımlar yaparak onların haklarını çalan bir AKP iktidarı ile karşı karşıyayız. Sizlerden, sizlerin ailelerinden, akrabalarınızdan toplanan vergilerden engellilerimiz için ayrılacak payları engellilere aktarmayan bir AKP iktidarı var. Engelliye desteği sadece yetersiz miktarlardaki maddi yardımlardan ibaret sanan, engelli vatandaşlarımızın rehabilitasyonu için gerekli olan personeli istihdam etmeyen bir anlayışın, 22 yıldır olduğu gibi, bundan sonra da engelli vatandaşlarımızı anlamasını, sorunlarını çözmesini beklemiyoruz.
“Hepimizin ortak meselesi”
Engellilerimizin yaşadığı sorunlar yalnızca bireysel değil, hepimizin ortak meselesi. Eğitimden istihdama, sağlıktan sosyal hayata kadar birçok alanda karşılaşılan engelleri aşmanın yolu, ancak birlikte hareket etmekten geçiyor. Saray iktidarında bu dertlerin çaresi yok. Her derdin var bir çaresi onunda adı, Cumhuriyet Halk Partisi. Biz Cumhuriyet Halk Partililer, hiçbir yurttaşımızı geride bırakmayan bir düzenin mümkün olduğuna inanıyoruz. Ve bizler biliyoruz ki, bu düzen yalnızca siyasetin üst kademelerinde alınan kararlarla değil, yerelde, mahallede, sokakta verilen mücadeleyle kurulacak. Genel başkanımız önderliğinde Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu sorunları biz çözecek, engelli vatandaşlarımızın eğitimde, sosyal hayatta, kamu ve özel kurumlarda maruz bırakıldığı ayrımcılığa son vereceğiz. Bu iradeyi ilk olarak CHP’li belediyelerde, özellikle İzmir’de ortaya koyduğumuz ve tüm ülkede örnek alınan engelsiz yaşam uygulamalarında gördük.
Rehabilitasyon merkezlerinden, istihdam da tanınan önceliklere, 'Engelsiz Ulaşım' uygulamalarından, engelsiz modern sanatlar müzesine kadar birçok uygulama ve projede, CHP ve İzmir farkını yaşadık, yaşıyoruz. Yeterli mi? Elbette hayır. İnanın ki belediyelerimiz tüm kısıtlanan imkanlarına rağmen sizlere daha fazla ve daha iyi hizmet etmek için çabalıyorlar.
"Hep birlikte, engelleri birer birer kaldıracağız"
Bugün ikinci gününde sizlerle bir araya geldiğimiz bu Engellilik Çalıştayı’da sizler için cumhuriyet halk partililer olarak verdiğimiz bu çabanın bir göstergesidir. CHP’nin bu mücadelesi sonucunda, engelli tüm bireylerimiz ve ailelerinin önündeki tüm engellerin kaldırıldığı, engelsiz bir Türkiye hayalinin çok uzakta olmadığına lütfen inanın. Sizlerin bu çalıştayda toprağa atacağınız her tohum, Türkiye’nin dağlarında çiçekler açtıracak. Burada filizlenen dayanışma, tüm Türkiye’ye yayılacak. Hep birlikte, engelleri birer birer kaldıracak, yaşamı herkes için daha erişilebilir, daha eşit hale getireceğiz. Söz veriyoruz, evlatlarınız için gözünüzün arkada kalmayacağı bir iktidarı kuracağız."
Tugay: Engellilik yalnızca bireyin sağlık durumu ile sınırlı bir kavram değildir
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ise "Engellilik, her bireyin yaşamı boyunca karşılaşabileceği, geçici veya kalıcı olarak sağlık durumunu ve sosyal yaşamını etkileyen önemli bir olgudur. Bireyin doğuştan ya da sonradan edindiği fiziksel, zihinsel, duyusal veya psikososyal farklılıklar, onun gündelik yaşamda bağımsız hareket etme yetisini doğrudan etkileyebilir. Ancak engellilik yalnızca bireyin sağlık durumu ile sınırlı bir kavram değildir; aynı zamanda toplumsal yapının sunduğu olanaklar ve erişilebilirlik düzeyiyle doğrudan ilişkilidir. Bu nedenle, engelliliği yalnızca tıbbi bir mesele olarak değil, aynı zamanda sosyal bir eşitlik ve insan hakları meselesi olarak ele almak gerekmektedir" dedi.
"Her üç aileden birinde bir engelli birey yaşamakta"
"Dünya Sağlık Örgütü’nün yayımlamış olduğu verilere göre dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 16’sı, yani yaklaşık 1,3 milyar kişi, engelli bireylerden oluşmaktadır. Bu, her altı insandan birinin engelli olduğu anlamına gelmektedir. Yani hemen hemen her üç aileden birinde bir engelli birey yaşamaktadır. Engellilik oranlarının yüksek olması, toplumların bu bireylere yönelik daha kapsayıcı politikalar geliştirmesini zorunlu hale getirmektedir" diyerek sözlerini sürdüren Tugay, şunları kaydetti:
"Türkiye’de engelli bireylerin nüfusa oranı, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 2011 yılında yapılan Nüfus ve Konut Araştırması sonuçlarına göre yüzde 6,9 olarak belirlenmiş ve 4 milyon 882 bin 481 kişinin engelli olduğu raporlanmıştır. Bu veri engelli vatandaşların nüfus içerisinde yer alan sayılarını tespit etmeye yönelik son araştırmadır. Bu araştırmadan sonra Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yürütülen Ulusal Engelli Veri Sistemi verileri yayımlanmaya devam etmiştir. Ancak bu verilerde görülmektedir ki yalnızca kurumlara başvuru yapmış olan kişilerin verisi tutulmaktadır. Bu sebeple 2025 yılında Türkiye’de yer alan engelli vatandaşların sayısına ve istatistiğine dair kesin veriler elimizde bulunmamaktadır. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın son olarak Nisan 2023’de yayımlamış olduğu Ulusal Engelli Veri Sisteminde Türkiye’de yaşamakta olan ve kurumlara başvuru yapmış olan kişi sayısı 2.511.950’dir. TÜİK tarafından hesaplanan yüzde 6.9 oranının dünyaya göre düşük olduğu düşünüldüğünde bile belirlenen nüfusun yarısı Türkiye’de kurumlara başvuru yapıp hizmet talep etmemiştir.
"Yerel yönetimlerin aktif desteğiyle mümkün olacak"
Son yıllarda, engelli bireylerin sayısındaki artışın ardında farklı demografik ve epidemiyolojik değişimler bulunmaktadır. Beklenen yaşam süresinin uzaması, yaşlı nüfusun sayısal olarak artması, afetler, kazalar ve acil durumların daha sık yaşanması gibi etkenler, engelli birey sayısında belirgin bir artışa yol açmaktadır. Ülkemizde 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanmış olan Kahramanmaraş merkezli deprem de bu afetlerden birdir.
Engellilerle ilgili tüm veriler, engelli bireylerin yalnızca sağlık hizmetlerine değil, eğitim, istihdam, sosyal hizmetler ve erişilebilir kent politikalarına da daha fazla ihtiyaç duyduğunu ortaya koymaktadır. Bu nedenle, engelli bireylerin toplumsal yaşama tam ve eşit katılımını sağlamak, yalnızca bireysel sorumluluklarla değil, kamu politikaları ve yerel yönetimlerin aktif desteğiyle mümkün olacaktır.
"Engellilerin, tüm insanların hak ve özgürlüklerinden faydalanmasını sağlamalıyız"
Cumhuriyet Halk Partisi Engellilik Çalıştayı tüm bu bahsedilen gerekçelerden yola çıkarak planlanmıştır. Dün yapılan çalışmada bir panel ve çalıştayın ilk grup çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Bugün yapılacak olan çalıştayda ise on beş farklı konuda çalışma yürütülecektir. Yapılacak olan bu çalışma sonucunda Cumhuriyet Halk Partisi’nin engelli bireylere yönelik kapsamlı politika belgesi ve eylem planının ortaya çıkması planlanmaktadır. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu çalıştayda, engelli bireylerin eğitiminden istihdamına, sağlığından sosyal yaşamına kadar tüm alanlarda eşit ve aktif yurttaşlar olarak yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli politikaları oluşturmayı amaçlamaktayız. Engelliliği, bireysel bir sorun olarak değil toplumsal bir sorun olarak görüyor ve kapsayıcı bir toplum inşa etmek için harekete geçiyoruz. Erişilebilirlikten kentsel dönüşüme, sosyal hizmetlerden istihdama kadar geniş bir çerçevede çözüm önerileri sunacağımız bu çalışmada, engelli bireylerin haklarını temel alan sürdürülebilir politikaları birlikte oluşturacağız. Engellilerin, tüm insanların hak ve özgürlüklerinden faydalanmasını sağlamalıyız. Çünkü biz biliyoruz ki ancak bu politikaların varlığı ve hayata geçirilmesi herkes için daha adil, daha özgür ve daha güçlü bir geleceğin anahtarıdır. Son olarak, engellilik ve yoksulluk karşılıklı olarak birbirini etkileyen ve besleyen iki durumdur, bu sebeple engelli kişiler için sağlıkta eşitlik başta olmak üzere eşit insan haklarını öncelendirmek bir insan hakları meselesi ve aynı zamanda bir kalkınma önceliğidir." ANKA
