ABD'nin Gazze politikasına tepki göstererek nisanda görevini bırakan ABD'li eski diplomat Rharrit, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

ABD'nin İsrail'e verdiği destek konusunda Rharrit, "Bence bu, nesiller boyunca ABD'nin üzerinde bir leke olarak kalacak" dedi.

Rharrit, "Sadece Amerikalı bir diplomat olarak değil, bir Amerikalı olarak, sadece Arap dünyasında değil, dünyanın büyük bir bölümünde ülkemin çocuk katillerinin ülkesi olarak görülmesi benim için yıkıcı bir durum" ifadeleriyle rahatsızlığını dile getirdi.

İstifasından önce yönetimin Gazze politikasının değişmesi için çaba harcadığını söyleyen Rharrit, endişelerini dile getirmesinin ardından yoğun bir muhalefetle karşılaştığını belirtti.

Söz konusu politikaların "bariz ırkçılığını" eleştiren Rharrit, "Kimsenin Amerika'yı sevmesini sağlamıyorlardı, tam tersi oluyordu. Bütün bir bölgenin ABD'den nefret etmesini sağlıyorlardı" diye konuştu.

Bakanlıktaki görevi kapsamında, Arap medyasındaki Gazze'ye ilişkin haberleri takip eden ve ABD'nin bölgedeki politikalarına karşı oluşan tepkileri belgeleyen Rharrit, ocakta buna artık ihtiyaç duyulmadığının söylendiğini aktardı.

Bu durumun, istifa kararını tetiklediğini belirten Rharrit, "Mesajı almıştım" ifadesini kullandı.

"SOYKIRIMI TEŞVİK ETMEK İÇİN YEMİN ETMEDİM"

Dışişleri Bakanlığında görevine başladığı 2006'da anayasayı savunacağına dair yemin ettiğini dile getiren Rharrit, "Anayasayı savunma yeminini, yalan söylemek ya da potansiyel soykırımı teşvik etmek için etmedim" dedi.

ABD'nin, 7 Ekim 2023 sonrasında İsrail'e destek mesajları verdiğini ancak Filistin halkını göz ardı ettiğini belirten Rharrit, "Bunun Hamas'a karşı bir savaş olduğunu iddia edip Gazze'deki 2 milyondan fazla insanı görmezden gelemezsiniz" değerlendirmesini yaptı.

Rharrit, "Açıklamalarda net şekilde görülen çifte standart, kesinlikle kabul edilemez ve affedilemez" diye konuştu.

SESSİZ ÇOĞUNLUK

ABD'nin Gazze politikasına yönelik eleştirilerinde yalnız olmadığını düşündüğünü vurgulayan Rharrit, "Bence bunu desteklemeyen ama çok sessiz kalan ve yanlış olduğunu bilmelerine rağmen buna izin veren bir çoğunluk var" ifadesini kullandı.

Çoğu kişinin kariyer kaygısı ve finansal sebeplerle sessiz kalmayı tercih ettiğine işaret eden Rharrit, bu durumun kendisi için "kahredici" olduğunu söyledi.

Trump, Meksika'yı gümrük vergisiyle tehdit etti Trump, Meksika'yı gümrük vergisiyle tehdit etti

ABD SİLAHLARI OLMASAYDI...

ABD'nin soykırımda suç ortağı olduğuna inanıp inanmadığı sorulduğunda Rharrit, "İsrail hükümetinin niyetinin soykırım olduğunu düşünüyorum ancak Amerikan hükümetinin niyetinin soykırım olduğunu düşünmüyorum" dedi.

Öte yandan Rharrit, "ABD silahları olmasaydı İsrail bu soykırımı gerçekleştiremezdi" değerlendirmesini yaptı.

ABD Başkanı Joe Biden ve Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın "İsrail'in, uluslararası hukuku ve ABD hukukunu potansiyel ihlallerinin" tam olarak farkında olup olmadıkları sorusunu ise Rharrit şöyle yanıtladı:

"Bence biliyorlar. Yalnızca uzmanlardan, sahadan, benden ve birçok diplomattan gelen raporlar değil, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansının (USAID) raporları da bunu söylüyor. Bilgi orada."

Rharrit ayrıca Gazze'de artan sivil kayıplara rağmen ABD'nin İsrail'e silah göndermeye devam etmesinde, Washington'daki silah endüstrisinin ve Amerikan-İsrail Halkla İlişkiler Komitesi (AIPAC) gibi İsrail yanlısı lobi gruplarının etkisine işaret etti.

Rharrit silah satışı kararını "savaştan nemalanan politikacıların" verdiğini belirtti.

DEĞİŞİM UMUDU

Değişime yönelik umudunu dile getiren Rharrit, bunun yalnızca ABD içinden değil, İsrail halkından da gelecek kitlesel bir hareketle gerçekleşmesi gerektiğini vurguladı.

Rharrit, "İsrail halkının kendisi Tel Aviv sokaklarında protesto gösterileri yapıyor. Bu politikanın herkesi başarısızlığa uğrattığı çok açık" diye konuştu.

Rharrit sözlerini, "İnsanlar olarak hep birlikte 'Artık yeter' demeliyiz" şeklinde bitirdi.

Cumhuriyet