TMMOB’a Dokunma!


AKP hükümeti kendisi çıkar ve menfaati noktasında, halktan ve emekten yana tavır alan, kendine muhalif olarak gördükleri yapıları birer birer ortadan kaldırmaya çalışmaktadır.
AKP hükümeti çıkarmayı planladığı torba yasa ile TMMOB’un yetkilerini Çevre ve Şehircilik Bakanlığına aktarmayı planlıyor. Bu yasa ile birlikte toplumun çıkar ve menfaatleri için hizmet üreten meslek odalarına ket vurulmak, kendi rantsal dönüşümleri için önlerinde engel gördükleri en büyük yapılardan biri olan TMMOB’un tasfiye edilmesi planlınıyor.
Konunun temeline inildiğinde, yıllardan beri toplum ve halk temelinde bir işleyiş ve geleneğe sahip olan TMMOB’un etkisizleştirilmesi ve yok edilmeye çalışıldığı aşikardır. Ancak düşünülen ve atlanılan en büyük nokta şudur, TMMOB ve meslek odaları gücünü halktan ve üyelerinden almaktadır. Mühendis, mimar ve şehir plancıları her zaman düşünen, sorgulayan, halktan ve emekten yana tavır alan ve koyan kişilerdir. 

Bakın TMMOB bugün nerede? TMMOB ağaçların katledilmesine karşı Gezi Parkında, Soma’da Yırca Köylülerinin yanında, Taşerona karşı mücadele eden işçilerin yanında, Soma’da, Ermenek’te maden cinayetlerinde yitirdiğimiz yurttaşlarımızın yanında.Daha sayamadığım bir çok yerde bugün TMMOB üyeleri yer almaktadır. Orada bulunmalarının temel sebebi ise hukuksuzluğa karşı durmak ve temel hak/özgürlükler mücadelesinde ezilenlerin yanında yer almaktır.
Çıkacak bu torba yasaya sadece TMMOB üyeleri Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları değil toplumun bütün katmanları karşı çıkmalıdır. Kamuoyu yaratılmalı, bilinç ve farkındalık oluşturulmalıdır. Aksi takdir de AKP Hükümeti sadece kendi çizdiği profilde vatandaş yaratma noktasında emin adımlarla yürüyerek, temel hak ve özgürlüklerimizi birer birer daha elimizden almaya devam edecektir.

TMMOB’un mücadelesi açık ve nettir, Bireysel zenginleşmeden ziyade, Birlikte üretip, hakça bölüşmeyi talep etmektedir. TMMOB’un mücadelesi 1970 yıllarında yitirdiğimiz gençlik önderlerimizden Sinan Cemgil’in annesiyle köylülerin arasında geçen diyalogun özetidir.

“Annesi nazife hanım, naaşı almaya geldiğinde köylülere o meşhur konuşmayı yaptı:
"Bu oğlum Sinan. Bunlar da onun arkadaşları (Kadir Manga ve Alpaslan Özdoğan), kardeşleri. Onlar da oğullarım. Bu çocuklar, bu oğullar; bu ülkeyi, halkı, sizleri sevdiler. Başka bir istekleri yoktu. Her biri birer dehaydı. Her biri üstün zekalı güzel çocuklardı. Dileselerdi, düzenin adamları olsalardı, şimdi burada cansız yatmazlardı. Birer milyoner olurlardı. ama onlar, halkı, sizleri sevdiler. sizin sorunlarınızı omuzladılar."

Gelin çok geç olmadan, sıra size de gelmeden gerçekten halkın olan yapılara sahip çıkalım.Birlikte ve bir arada hakça, adaletli yaşamı savunalım.