SİYASET ZOR İŞTİR

 Zor iştir siyaset, yaşam biçimine dönüşmüşse ömür törpüsüdür. Siyasi görüşü idealleri uğruna tarihler boyu insanlar bedeller ödemiş.
 
İnsanlar kurşuna dizilmiş, idam edilmiş, adı asiye, isyancıya çıkanların giyotinle, kılıçla başları kesilmiş, ömür boyu müebbet hapisler, sürgünler ve insanlar yıllarca zindanlarda demir parmaklıklar ardında kalmış.
Dirençle ideolojisine sarılanların tezleri kuşaklar boyu süre gelmiş.
 
Örgütlü Halk Yenilmez!
Tarihe bakınız; Halkın gücünü örgütlenmesini bilen bütün liderler yıkılmaz sanılan tahtları yıkıp, halka iktidar yolunu göstermişlerdir.
Bizim Kurtuluş Savaşımız da böyledir. Mustafa Kemal dirençle halkın gücünü sıkılı bir yumruk gibi tutarak bugünkü Cumhuriyetin temellerini atmıştır.
 
Günümüzde siyaset anlayışı devlet yönetimi, halkın ihtiyaçlarına göre şekillenmek yerine rant ve saltanat ilişkilerine göre şekilleniyor.
Bu çıkar ilişkileri, nefsi hareketler meşru yoldan veya kanunen dolaylı yollardan yapılamakla beraber, ihale ve rüşvet entrikalarıyla bazı yöneticilerin mal varlıkları gün geçtikçe artmaktadır. 
Ülkemizde siyasilerin gafları ve gafletleri hat safhada. Başbakan yardımcılarını bakanlar milletvekillerini azarlarsa iktidar milletvekilleri muhalefet milletvekillerini aşağılarsa karşılıklı bir birlerine ağza alınmayacak sözler söylerlerse, yumruk yumruğa birbirlerine girerlerse
Çok partili düzen bu mu?
Hukuk devleti bu mu?
Demokrasi bu mu?
Siyaseti bir çalışma alanı olarak seçenler, güçlü yaratıcı kişilikleri gelecekte bir rakip olarak algılar. Çalışma gurubunu, ekibini oluştururken, söz dinleyip sivri olmayan, fikir beyan etmeyen itaatkâr kişilikleri tercih ederler. Bu kişilikler etrafında oldukları siyasetçi ile yurtiçi, yurtdışı gezilere, toplantılara katılmak haberlerde ve resim karelerinde sosyal medyada görünmekle yetinirler.
 
Genelde bir birlerini çekemezler, huzurda olmayanın arkasından konuşulur, bir araya gelindiğinde az önce yerden yere vurulan, geliverince sarmaş dolaş olurlar. Birtakım yüzsüzler bu siyasetin raconudur deseler de, özünde bu hal ve hareketler kişilik bozukluğudur.
 
Topluluklardaki konuşma ortamında parti ve ülke değerlerinden başka kaygısı olmadığını sandığımız siyasetçinin, gerçek yüzünü oğluna verdiği rüşvet öğütlerinde ve yandaşlarına verdiği ihale tavizlerinde görürsünüz. 
 
Yorgun Demokrat