İnce fikir dalına zarar

Of ! Güzel bir günün akşamı…Dostum Mustafa yanımda, biz sahil yolunda yürürken;güneş batmış, Aysız gecelerin en parlak yıldızları gök yüzünün hakimi…

Güzel bir gece olacak.Atmosfer bunu söylüyor kulağıma.

Köşede kasalar dizilmiş; tahta kasalar…O an yıldızlar çaktı beynimde. ‘’ Mustafa sen kasalarla bir çilingir sofrası kur şuraya. ‘’  Bir koşu gitmişim markete. Elimde rakı, kavun, peynir, su, plastik bardak, tabak, çatal. Masamız hazır ; gazetemiz örtü olmuş kasaların üzerine.

Mustafa nın eli yakışır ; sofra kurmaya, sakiliğe . Bazen sakiliğin ötesinde  Tıhamadan gibidir.

Sahil çilingir sofralarından geçilmez olmuş. Komşular çok ve rengarenk bir yerde aşıklar, çoçuklar, iki kafadar, çiftler, şairler, klarnetler; sahil renkli olabildiğince zengin bu gece…

Çocuklar kenarda oynuyorlar. Kumdan evler, kaleler yapmaya çalışıyorlar. Bütün dünyaları bu oyun o an.

Aklıma MONTAİGNE nin sözü geliyor: ‘’Çocukların oyunu oyun değil ; onların en ciddi uğraşıdır. ‘’ Evet, çok ciddice bu oyunu sergiliyorlar. Bize göre oyun , onların ciddi uğraşı.

Yan tarafımda iki orta yaşlı arkadaşlar, kulak misafiri oluyorum. Arkadaşına öğüt veriyor yaşlıcası ; ‘’ Ben dünya yı pembe görüyorum ; sen ise kara görüyorsun; hangisi doğru bilmiyorum ; ama ben pembe görerek daha mutluyum. ‘’

Güzel bir söz bencede ; Mustafa duydunmu dedim ? Mustafanın onayı benim beğentimi adeta haklı kıldı.

Mustafa : ‘’ Son okuduğum YAHUDİ EFENDİ kitabında ne diyor dinle. ‘’ dedi.’’ Dost-u hazandan sunulan mey pek hoş olurmuş. Ak saçlıdan buse alan sarhoş olurmuş. ‘’

Aramızda  bir kahkaha koptu. Pay çıkarma kendine diye, bir latife yaptım.

 Yanımıza bir kemancı yaklaştı. Kemanıyla sohbetimize bir renk kattı. Mustafa elini cebine attı. Kemancı dur abi dedi: ‘’Daha hak etmedim. Beni dinlerseniz sevinirim.’’  ‘’Mesleğine saygısı olmayanın kendisine saygısı olmaz.’’

 Söz harika !

 Güzel bir şiirle renklendirdi sofrayı:

 ‘’ Bilemezler yalnız yaşamayanlar

Nasıl korku verir, sessizlik insana

İnsan nasıl konuşur kendi kendisiyle

Nasılda koşar aynalara

Bir cana hasret

Bilemezler. ‘’

 Bir ORHAN VELİ  şiiri. Soframıza bir hüzün, ama tatlı hoş bir hüzün verdi.

 İki aşık oturmuş kumsala, dünya bizden ibaret dercesine,duygulandım; ‘’ Sadece sevilmek harekete geçirir, donmakta olan bir kalbi.’’ Bu sözü bir yerlerde okumuştum. Gençler bana hatırlattılar.

 Neyse ; ‘’ İnce fikir , dala zarar.’’ Derler.Düşünmemeliyiz fazla. Gençlere yine bir yerlerde okuduğum sözle takıldım: ‘’ Işığı önüne al yürü…Gölgen arkadan ister gelsin, ister gelmesin.’’

 Görünüşleri, dünyaya bakışları bir güzel geldi özüme; duygulandım. Güzel bir akşam kollarına sardı bizi o gün.

 Günleriniz güzelliklerle dolu olsun.

 Hoşçakalın.