ATEŞ BİZİM ATEŞİMİZ


 
.*******************************************
Böyle dedi Başbakan.

Kerbela'yı anlattı.

Dersim,Çorum,Maraş ve Gazi'den bahsetti.

''Kimse bizim kardeşliğimizi bozamaz!''

dedi.

Ve,

''Mazlumu katleden yeziddir!'' dedi.

...

''Ateş,bizim ateşimizdir...''

Her zaman olduğu gibi Sivas'tan bahsetmedi.

Neden?

Çünkü orada zanlı AKP ve başbakan.

İnsanlık suçunu zamanaşımına uğratan mahkeme kararına:

''Hayırlı uğurlu olsun!'' diyen Başbakan Sivas'ın adını anamıyor.

...

Madem ki Yezid karşıtısın,madem ki Hüseyin dostusun;madem ki mazlumun yanındasın;

Madımak'ta yananlar mazlum değilmiydi?

...

Bence başbakan Yezid'i tanımıyor,ya da bilmiyor.

Ben biraz açıklayayım Başbakan'a;

Sayın Başbakan!

Hani şu Eskişehir'in karanlık sokaklarında pusuya düşürülüp sopalarla öldürülen çocuk var ya;

işte mazlum odur!Yezid'in kim olduğunu var sen çıkar!

Hani şu kırmızı elbisesiyle Toma'nın önüne durup,suyun tazyikiyle yere savrulan kadın var ya;

işte o da bir kadın mazlumdur.Yezide lanet olsun!

Hani daha geçen gün valinin hışmına uğrayıp,''gavat'' diye hakaret ettiği vatandaş var ya;

işte odur mazlum.Yezid'i sen bul!

...

''Ananı da al git ulan!'' denilen vatandaş mazlumun ta kendisi değilmi?

Yezid kim o zaman?

Demokratik bir ülkede,bir bakanı protesto ettiği için yedi yıl hapis yatan öğrencidir mazlum!

Anadilini ancak özel okullarda öğrenebilen mazlum değilmi?

Nasıl inanması gerektiği sürekli dayatılan;vergileriyle başka inançları finanse eden;anayasada eşit haklara sahip olduğu halde bir ''vali'' bile olamayan alevi toplumu mazlum değilmi?

Ya Yezid kim,başbakan?

...

Senin ağzına yakışmıyor Dersim!

Taksim'de Yezid olan,Ahmet Kaya'ya ödül verdi diye Hüseyin olmaz!

Bana valini söyle,sana kim olduğunu söyleyim!

...

Ateşin ne olduğunu yananlar bilir!

Çünkü düştüğü yeri yakar!

Sen bilmezsin!

Ateşte semaha dönenler bilir...